Geçtiğimiz hafta ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında gerçekleşen telefon görüşmesinin ardından, iki ülkenin diplomatik heyetleri Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da bir araya geldi. Uluslararası kamuoyunun büyük ilgi gösterdiği toplantı, iki ülke arasında uzun süredir donmuş olan ilişkileri yeniden canlandırmaya yönelik önemli adımlar içeriyor. Görüşmelerin ardından yapılan açıklamalar, toplantının Rusya’nın diplomatik ve stratejik konumunu güçlendirdiği yönünde yorumlanıyor.
Barış Müzakereleri ve Ekonomik İşbirliği Masada
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Riyad’daki toplantının ardından yaptığı açıklamada, ABD ve Rusya’nın, Ukrayna’daki savaşı sona erdirmek ve ekonomik işbirliğini yeniden tesis etmek amacıyla üst düzey bir ekip oluşturma konusunda anlaşmaya vardığını duyurdu.
Rubio, barış görüşmelerinin yalnızca ABD ve Rusya arasında değil, Avrupa’nın da katılımıyla yürütüleceğini belirterek, “Sürecin tüm tarafların çıkarlarını gözetecek şekilde ilerlemesi gerekiyor. Bu nedenle Ukrayna, Avrupa’daki ortaklarımız ve diğer ülkelerle de istişarelerde bulunacağız” dedi.
Bunun yanı sıra, iki ülke elçiliklerindeki diplomatik personelin yeniden görevlendirilmesi konusunda mutabakata varıldığı bildirildi. Bu adım, son yıllarda bozulan diplomatik ilişkilerin normalleşmesi adına önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
ABD ve Rusya Ekonomik İlişkileri Yeniden İnşa Ediyor
Görüşmelerde yalnızca Ukrayna krizi değil, aynı zamanda ABD ve Rusya arasındaki ekonomik ilişkilerin yeniden canlandırılması konusu da ele alındı.
Rusya’nın enerji ihracatı, küresel tedarik zinciri ve finans sektöründeki işbirlikleri, toplantının ana gündem maddelerinden biri oldu. Taraflar, enerji, uzay, teknoloji ve sanayi alanlarında ortak projelerin tekrar canlandırılması için diyaloğun artırılmasında mutabık kaldı.
Ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi konusundaki adımların, özellikle Rusya üzerindeki yaptırımlarla ilgili ne tür esneklikler sağlanabileceği konusunda tartışmaları da beraberinde getirdiği belirtiliyor. ABD yetkilileri, yaptırımların tamamen kaldırılmasının gündemde olmadığını, ancak belirli ekonomik alanlarda işbirliğinin genişletilebileceğini ifade etti.
Trump’ın Rolü ve Gelecek Adımlar
Görüşmelerin ardından yaptığı açıklamada Trump’ın liderliğine dikkat çeken Rubio, “Başkan Trump, bu çatışmaya son vermeye kararlı. Onun liderliği olmadan bu görüşmelerin gerçekleşmesi mümkün olmazdı. Uzun bir yolculuğun ilk adımını attık, ancak bu süreci başarıyla tamamlamak için sabırlı ve kararlı olmalıyız” ifadelerini kullandı.
Rubio, müzakerelerin hassas olduğunu ve tüm tarafların belli tavizler vermesi gerekeceğini belirterek, “Bu sürecin başarıyla sonuçlanması için sadece Rusya ve ABD’nin değil, Avrupa ülkelerinin de desteğine ihtiyacımız var” dedi.
Uzmanlar, Trump’ın diplomatik ilişkileri geliştirme ve küresel çatışmaları yönetme konusundaki stratejisinin, Rusya ile ABD arasındaki gerilimi azaltabilecek önemli bir faktör olabileceğini değerlendiriyor.
Putin-Trump Zirvesi Gündemde
Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Riyad’daki görüşmelerin ardından ABD ile diplomatik ilişkilerin yeniden başlatılması konusunda mutabakata varıldığı duyuruldu. Açıklamada ayrıca, Putin ile Trump arasında bir zirve düzenlenmesi için hazırlıklara başlandığı bilgisi paylaşıldı.
Kremlin yetkilileri, olası zirvenin, iki ülke arasındaki ilişkileri normalleştirmek ve küresel istikrarı sağlamak adına kritik bir adım olabileceğini vurguladı. Zirvenin yeri ve tarihi konusunda resmi bir açıklama yapılmazken, görüşmenin önümüzdeki aylarda gerçekleşebileceği belirtiliyor.
Uluslararası Tepkiler ve Beklentiler
Riyad’daki görüşmelerin ardından hem Avrupa’dan hem de Asya’dan çeşitli tepkiler geldi. Avrupa Birliği yetkilileri, barış sürecinin parçası olmaya istekli olduklarını belirtirken, Ukrayna tarafı ise müzakerelerin sonuçlarını yakından takip ettiklerini açıkladı.
Bazı analistler, ABD’nin Rusya ile diplomatik yakınlaşmasının Avrupa’daki müttefikleri arasında endişe yaratabileceğini öne sürüyor. Özellikle Doğu Avrupa ülkeleri, Rusya’nın çıkarlarını ön planda tutan bir anlaşmanın kendileri için risk oluşturabileceği konusunda uyarılarda bulunuyor.
Öte yandan, Çin ve Hindistan gibi ülkeler, ABD-Rusya yakınlaşmasını, küresel dengeleri değiştirebilecek bir gelişme olarak değerlendiriyor. Çin yetkilileri, bu tür müzakerelerin bölgesel istikrar açısından önemli olduğunu vurgularken, Hindistan tarafı ise küresel ekonomik etkileri dikkatle incelediklerini ifade etti.
Sonuç: Riyad Buluşması Yeni Bir Dönemin Başlangıcı mı?
Riyad’da gerçekleşen ABD-Rusya görüşmeleri, diplomatik ilişkilerin yeniden şekillenmesi açısından büyük önem taşıyor. Uzun süredir gerilim içinde olan iki ülke, özellikle Ukrayna krizi ve ekonomik işbirliği konularında yeni bir müzakere sürecine girmiş görünüyor.
Bu süreç, hem ABD’nin hem de Rusya’nın küresel stratejileri açısından kritik bir dönüm noktası olabilir. Ancak, müzakerelerin nasıl ilerleyeceği ve gerçekten kalıcı bir barış sağlanıp sağlanamayacağı, önümüzdeki aylarda atılacak adımlara bağlı olacak.
Trump ve Putin arasındaki olası zirvenin, bu sürecin geleceğini belirleyen en önemli gelişmelerden biri olması bekleniyor. Uluslararası kamuoyu, Riyad buluşmasının ardından yeni bir dönemin başlayıp başlamayacağını merakla takip ediyor.
